Skip to content Skip to footer

Gökçeada’da Gezilecek Yerler

Saroz Körfezi girişinde yer almakta olan Gökçeada, Türkiye’nin en büyük adası olması özelliğiyle biliniyor. Her yıl binlerce kişi tarafından ziyaret edilen bu ada, birçok güzelliği içerisinde barındırıyor. Güneyinde Bozcaada, doğusunda ise Gelibolu Yarımadası bulunuyor. Dört gölet ve bir baraj gölü bulunan bu ada, Çanakkale’ye yalnızca 45 kilometre mesafede yer alıyor.

Gökçeada’ya Nasıl Gidilir?

İstanbul’a 330, Ankara’ya ise 720 kilometre uzaklıkta olan Gökçeada’ya ulaşmak oldukça kolay. Ulaşımın yalnızca deniz yolu ile sağlandığı Gökçeada’ya feribot ve deniz otobüsü ile kısa bir sürede ulaşılabiliyor. Şahsi araçları ile adaya gitmek isteyen kişiler yalnızca araçlı feribotu kullanabiliyorlar. Yaya gelmekte olan kişiler ise yaklaşık bir saatte, deniz otobüsü ile adaya ulaşabiliyorlar.

İstanbul’dan Gökçeada’ya gelmek isteyen kişiler, TEM otoyolunu takip ederek Tekirdağ, Keşan, Gelibolu, Eceabat rotasını takip edebilirler. Sonrasında kişilerin Kabatepe Limanı’na ulaşmaları ve feribot ile Gökçeada’ya ulaşabilmeleri mümkün.

Birçok şehirden gelirken kişilerin Çanakkale Boğazı’nı geçmeleri gerekebiliyor. Kişiler, boğazı geçmek için ilk olarak Gelibolu, Eceabat veya Kilitbahir’e ulaşabilirler.

Yaz döneminde İstanbul’dan Gökçeada’ya günde iki kez olmak üzere sefer yapan otobüs şirketleri bulunuyor. Kış döneminde ise otobüsler adaya geçmeyeceği için seferler düzenlenmiyor.

Çanakkale’ye Türkiye’nin her şehrinden otobüs ile ulaşabilmek mümkün. Otobüs ile Çanakkale Otogarı’na ulaşan kişiler Gökçeada’ya düzenlenmekte olan deniz otobüsü seferi ile yaklaşık bir saatte adaya ulaşabiliyorlar. Deniz otobüsü seferini kaçıran kişiler ise ilk olarak Kabatepe’ye ulaşabilir, feribot ile adaya ulaşabilirler.

Adaya kişiler özel tekneleri ile de ulaşabiliyorlar. Bununla birlikte adada bir havalimanı bulunuyor fakat uzun zamandır aktif olarak kullanılmıyor.

Gökçeada’da Nereleri Ziyaret Edebilirsiniz?

Türkiye’nin en batı sınırı olan Gökçeada, keşfedilmesi gereken birçok güzelliğe sahip olmasıyla biliniyor.

  1. Rum Köyleri: Oldukça eski yerleşim yerleri olan Rum Köyleri’nden Kaleköy hariç olmak üzere Bademli, Zeytinli, Tepeköy ve Dereköy sit alanı olarak koruma altına alınmış. Böylelikle köylerdeki nostaljik havanın korunması sağlanmış. Köylerde halen nüfusun çoğunluğun Rumlar oluşturmakla birlikte Kaleköy’de hiç Rum yaşamadığı biliniyor. Korunma amacıyla yüksek tepelere kurulan Rum Köyleri müthiş manzaraya sahipler. Köylerin her birinde ibadete açık olan bir kilise, restoran, kafe ve konaklama tesisleri bulunuyor.
  2. Tepeköy Çınaraltı: Çınar ağacının bulunmakta olduğu bu piknik alanında manzaraya karşı dinlenebilmeniz mümkün. Bölgeye çıktığınızda Semadirek Adası ile Ege Denizi’ni seyredebilmeniz mümkün.

    Gökçeada Tuz Gölü
  3. Tuz Gölü: Kum seddinin ortasında oluşan Tuz Gölü’nün üzeri,yaz aylarındabuharlaşma sonucunda beyaz tuz tabakası ile kaplanıyor.Gölden çıkmakta olan siyah çamurun; romatizma, sedef ve kireçlenme gibi birçok rahatsızlığa iyi geldiği düşünülüyor.
  4. Sualtı Milli Parkı: Türkiye’nin ilk ve tek sualtı milli parkı Gökçeada’da bulunuyor.Parkta ilgili kurumlardan izin alındığı takdirde profesyonel dalış yapmak mümkün. Parkın tampon bölgesi olarak bilinmekte olan Yıldızkoy’da yüzebilir ve balık tutabilirsiniz. Diğer bölgelerde avlanmak ise mümkün değil.

    Sualtı Milli Parkı Gökçeada
  5. Peynir Kayalıkları: Peynir kalıplarını andırması sebebiyle Peynir Kayalıkları olarak adlandırılan bu bölge, her yıl binlerce kişi tarafından ilgiyle ziyaret ediliyor. Kayalılar yalnızca denizden, tekne aracılığıyla görülebiliyor. Bölgede balıkçı teknelerinin kiralanabilmesi mümkün. Kaşkaval Burnu olarak da bilinmekte olan Peynir Kayalıkları, Kaleköy Limanı’na 15, Kuzu Limanı’na 5 dakikalık mesafede bulunuyor.

    Peynir Kayalıkları
  6. Kaya Mezarı:Etrafında bir yerleşim izine rastlanılmayan bölgede, büyük kayaya oyulmuş iki mezar mevcut. Rivayetlere göre mezar kapaklarının 80 mt ileride bulunduğu biliniyor. Kaya Mezarı, bölgedeki en dikkat çekici unsurlar arasında yer alıyor.
  7. Marmaros Şelalesi: Özellikle doğa yürüyüşünden keyif alan kişiler tarafından Gökçeada sıklıkla tercih edilebiliyor. Marmaros Şelalesi ise bu doğa yürüyüşü için oldukça elverişli bir alan olması özelliğiyle biliniyor. Doğayla baş başa olmak için en ideal yerlerden biri olan bu şelalede unutulmaz anılar biriktirmek mümkün. Şelaleyi ziyaret etmek isteyen kişiler tarafından şelaleye araçla gidilmesinin mümkün olmadığı unutulmamalıdır. Şahsi araçla şelaleye ulaşmak isteyen kişilerin Uğurlu istikametine doğru ilerlemeleri ve 7 kilometre ilerledikten sonra araçlarını bırakarak devam etmeleri gerekmektedir.

Gökçeada’da Konaklama

Gökçeada’da konaklamak için birçok seçenek bulunuyor. Birçok apart, pansiyon ve otele sahip olan bu bölgede, her tatil anlayışına uygun konaklama imkanına sahip olabiliyorsunuz. Bununla birlikte Assos, Bozcaada gibi Çanakkale’nin gelişmiş turizm bölgelerinde konaklayıp günübirlik Gökçeada’yı ziyaret edebilmeniz de mümkün.

Yorumunuzu Girin